
Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Genel Başkan Hasan KÜÇÜK, son günlerde kamuoyunda dile getirilen "Halep'ten gelen Suriyeliler geldikleri yere geri dönüyor, Selanik'ten gelen Yahudiler de geldikleri yere geri dönsün" ifadelerini yaptığı açıklama ile kınadı.
Genel Başkan Küçük; “Son günlerde kamuoyunda dile getirilen "Halep'ten gelen Suriyeliler geldikleri yere geri dönüyor, Selanik'ten gelen Yahudiler de geldikleri yere geri dönsün" ifadeleri, tarihimize, kültürümüze ve toplumsal barışımıza ciddi zarar verebilecek, ayrımcı ve ötekileştirici bir nitelik taşımaktadır. Bu söylemler, sadece belirli bir kesimi değil, ülkemizin birlik ve beraberliğini benimsemiş tüm vatandaşlarımızı derinden yaralamaktadır.
Rumeli ve Balkan coğrafyasında yaşayan soydaşlarımız, tarihin her döneminde, Türk kimlikleri ve inançları nedeniyle ağır bedeller ödemiştir. Bu arada unutulmaması gereken en önemli detay da Balkanlarda yaşayan veya oradan çeşitli sebeplerle tekrar Anavatana göç etmek zorunda kalan Evlad-ı Fatihanlar öz be öz Türk’tür ve 1352’den sonra peyder pey Anadolu’dan bu coğrafyaya göç eden atalarımızın torunlarıdır. Yani Anadolu’da yaşayan vatandaşlarımız ne kadar Türk ise, Balkan coğrafyasında veya Selanik’ten göç edenler diye tabir kullanılan atalarımız da o kadar Türk’tür.
Ayrıca bu konuyu Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk tek cümle ile çok güzel bir şekilde ifade etmiştir ve demiştir ki “muhacirler kaybedilmiş topraklarımızın aziz hatıralarıdır ve onlar, ülkemizin milli birlik ve beraberliğini savunma adına en ön safta yer alan kahramanlardır”. Bu nedenle, tarihimize, kültürümüze ve bağımsızlık mücadelemize katkı sunan bu değerli toplulukların hedef alınması ya da küçümsenmesi asla kabul edilemez.
Türkiye Cumhuriyeti, tarih boyunca Balkanlar'dan Kafkaslar'a kadar farklı coğrafyalardan gelen insanlara kucak açmış; milli benliğimizi, kültürel zenginliklerimizi ve tarihsel hassasiyetlerimizi yaşatmayı görev edinmiştir. Rumeli ve Balkanlar'dan göç eden biz Evlad-ı Fatihanlar, bu vatana olan sevgimiz ve bağlılığımızla, milletimizin en sadık evlatları olarak, her zaman Türkiye Cumhuriyeti’nin birlik ve beraberliğini savunmayı görev bilmekteyiz.
Selanik ve onun tarihi, bağımsızlık mücadelemizin lideri ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün doğduğu şehir olarak, milletimiz için son derece kıymetlidir. Selanik’i ve bu şehirden Türkiye'ye göç eden insanları hedef alan küçümseyici ifadeler, sadece bu topluluğu değil, milli mücadelemizi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş değerlerini de hedef almak anlamına gelmektedir.
Bu tür açıklamalar, toplumsal barışa zarar veren, ayrımcılığı körükleyen ve halk arasında kin ve nefret duygularını tetikleyen ifadeler olup, insan haklarına, anayasal değerlere ve toplumsal ahlaka aykırıdır. Sorumlu kişilerin bu tür söylemlerden kaçınmaları ve toplumu ayrıştırıcı ifadeler yerine birleştirici bir üslup benimsemeleri büyük önem taşımaktadır.
Toplumsal barışı ve kardeşlik duygularını güçlendirmek adına, tüm kesimlere sağduyulu bir dil kullanma çağrısında bulunuyor; böylesi gerçeklerden uzak, bilgiden yoksun sarf edilen, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu unsuru olarak ön saflarda rol almış Evlad-ı Fatihan olarak bizleri derinden yaralayan, milli değerlerimizi hiçe sayan bu sözleri sarf edenleri kınıyor, bilmedikleri konularda konuşmamaya ve aklı selim hareket etmeye davet ediyoruz” dedi

Yalçın BAYER
SYRİZA, Türkler ve Batı Trakya
Yunanistan'ın 'ince' engellemelerine karşı, Dışişleri kadar Gümülcineli Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu'nun da ne kadar gayret ettiğini biliriz.